Adele Zeynep Walton, New Forest’ta kamp yaparken sabah 8’de karavanından dışarı çıktı. Ailesinin arabasını fark etti. Önce bunun erken bir yürüyüş için gelinmiş bir ziyaret olduğunu düşündü. Ama araba patikadan çıkmış, annesi ise gözyaşları içinde histerik bir haldeydi. O an, Walton “Bu Aimee’yle ilgili,” dedi.

21 yaşındaki Aimee, aylar süren ruhsal sağlık sorunları yaşıyordu. Sanatı ve müzik sevgisiyle tanınan yetenekli bir gençti. Ancak zamanla içine kapanmış, ailesiyle bağlantısı azalmıştı. İki ay boyunca nerde olduğu bilinmiyordu.

O sabah Aimee, Slough’daki bir otel odasında ölü bulunmuştu. Polis, genç kadının intihar ettiğini düşündü. Ancak ardından gelen haftalarda Walton, kız kardeşinin ölümüne giden yolun çevrimiçi bağlantılarla döşendiğini fark etti. 25 yaşındaki gazeteci Walton, Aimee’nin adını vermek istemedikleri bir intiharı teşvik eden forumda vakit geçirdiğini öğrendi. Bu site Birleşik Krallık’ta en az 50 ölümle ilişkilendirilmiş durumda ve şu anda Ofcom tarafından Çevrimiçi Güvenlik Yasası kapsamında inceleniyor.

Aimee’nin dijital izleri

Polise göre Aimee, ölümüne neden olan maddeyi bu forumda öğrenmişti. Ayrıca onunla birlikte ölen bir adamla da aynı platformda tanışmıştı. Bu kişi ABD’den Heathrow’a gelmiş ve Aimee ile ölüm anına kadar 11 gün aynı otel odasında kalmıştı. Önce intihara yardım etmekten yargılandı ama daha sonra dava düşürüldü.

Walton, ailesinin Southampton’daki evinin bahçesinde yaşadıklarını anlatırken, “Logging Off: The Human Cost of Our Digital World” adlı kitabının yalnızca Aimee’nin değil, dijital dünyanın denetimsizliğinin kurbanı olmuş herkesin hikâyesi olduğunu söylüyor. Ona göre artık sıradan kullanıcılar bu dünyadaki riskleri görmeli ve mücadele etmeli.

Bir forumun ölümcül çekimi

Walton, forumun içeriklerini araştırmak için siteye girdiğinde yazılanlar karşısında şok oldu. “Ailen seni umursamıyor, yap artık” gibi ifadeler yaygındı. “Otobüsü ne zaman yakalayacaksın?” gibi kodlu söylemler kullanılıyordu. Ona göre bu, bireyin ölümüne kadar yönlendirildiği bir tür radikalleşmeydi.

Aimee’nin otel odasında yazdığı notlar, acı ve kafa karışıklığı içinde kaleme alınmış ve çoğu okunamayacak hâlde. Forumun kurucularının ise “incel” topluluklara da hitap eden bir ağın parçası olduğu ortaya çıkmış durumda.

Online dünyanın görünmeyen tehlikeleri

Walton, Aimee’nin ölümü öncesinde teknolojiye karşı tarafsızdı. Ama şimdi dijital dünyanın, fiziksel hayatın karanlık taraflarını daha da keskinleştiren bir aynaya dönüştüğünü düşünüyor. Kitabında intiharla bağlantılı olan Molly Russell’dan, Facebook’ta hedef gösterildikten sonra öldürülen Etiyopyalı akademisyen Meareg Amare Abrha’ya kadar pek çok örneğe yer veriyor. Hatta dijital dışlanma yaşayan 90 yaşındaki komşusu Tony’yi bile anlatıyor.

Teknolojinin sadece ilerleme ya da yenilik olmadığını, aynı zamanda dev platformlar ve güç ağlarıyla nasıl iç içe geçtiğini göstermeyi hedefliyor. Yine de teknolojiden tamamen kopmak kolay değil.

“Bu sistem, dikkatimizi ele geçirmek üzere tasarlanmış. Her gün yeniden deniyorum,” diyor Walton. Ve ekliyor: “Ben de mükemmel değilim.”

Sistemin boşlukları, ailelerin acısı

Aimee’nin ölümünde dijital dünyanın katkısı resmi olarak kabul edilirse, bu Walton için önemli bir adım olacak. Çünkü yalnızca “intihar” kelimesi, tüm yükü kişiye yüklüyor; algoritmaları, forumları, şirketleri aklıyor. Ona göre Aimee bu kararına özgür iradesiyle değil, sistematik bir yönlendirmeyle sürüklendi. “Aimee bu karara yönlendirildi,” diyor. “Bence bu bir tür dijital istismar.”

Kampanyalar, yas ve mücadele

Walton artık kampanya yürüten bir aktivist. Bereaved Families for Online Safety grubunda çalışıyor, People vs Big Tech’in gençlik elçisi. Peter Kyle ve yerel milletvekillerine ulaşıyor. Ona göre çevrimiçi güvenlik yalnızca çocuklara indirgenemez. Çünkü her birey, hayatının bir döneminde kırılgan hâle gelebilir.

Yas tutmakla yazmak arasında denge kurmak zor. “Bazen sadece yatakta kalmak istiyorum. Çünkü vücut, duygusal yükle baş etmeye çalışıyor. Ama bir yandan da, eğer bunu yapmasaydım, bu öfke içimde büyür, beni hasta ederdi.”
Son sözleri ise bir uyarı gibi: “Güç sahipleri ancak bu acıyı yaşarlarsa harekete geçiyor. Mark Zuckerberg böyle bir kayıp yaşasa, ancak o zaman gerçekten uyanırdı.”

Walton’un mücadelesi, bu kaybı bir uyarıya dönüştürüyor: Kırılgan hayatlar, algoritmaların gölgesinde savunmasız kalmamalı.

Bağlantı kopyalandı!